Muğla’nın hemen hemen tüm ilçelerinden yoğun katılımın olduğu 700 kişilik salonda pek çok partili de toplantıyı ayakta izlemek zorunda kaldı. Millet İttifakı içinde yer alan Gelecek Partisi milletvekili adayı Selçuk Özdağ’ın 4’ncü sırada yer aldığı listenin tanıtım toplantısına katılmama gerekçesi Gelecek Parti Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nun bir programına katılması olarak açıklanırken listedeki diğer isimler önce özgeçmişleri okunarak sahneye davet edildi daha sonra da konuşmalarını yapmak üzere kürsüye geçtiler. 

HÜSEYİN EROL: "GÜÇLÜ, ÖZGÜRLÜKÇÜ, DEMOKRATİK VE ADİL BİR SİSTEMİN İNŞASI İÇİN"
Kürsüye ilk olarak programa ev sahipliği yapan CHP Muğla İl Başkanı Hüseyin Erol çıktı. Konuşmasına, “haktan, adaletten ve halktan yana olanlar, hoş geldiniz!” sözleriyle salonu selamlayarak başlayan Erol, “Kadınlarımızla, gençlerimizle ve farklılıklarımızla birlikte yürüyerek hep birlikte başaracağız. Demokrasi ve aydınlık yarınlar için haksızlığa uğramış her bir yurttaşımız için başaracağız. Cumhuriyetin ikinci yüzyılında çocuklarımız ve gençlerimiz çağdaş, modern ve gerçek bir demokrasiyle taçlanmış, tam bağımsız, hukukun üstünlüğün egemen olduğu, egemenliğinse kayıtsız şartsız millette olduğu bir ülkede yaşayacak." dedi.

"MİLLET İTTİFAKI OLARAK BİRLİKTE YÜRÜYORUZ"
CHP Muğla İl Başkanı Hüseyin Erol konuşmasında şu ifadelere yer verdi; "Hak, hukuk, adalet için millet ittifakı olarak birlikte yürüyoruz. Millet İttifakı hiçbir kişi ya da zümrenin çıkarı veya siyasi emelleri için değil yüce milletimizin ortak dertlerinin çözümü ve ortak menfaatleri için bir aradadır. Cumhuriyetimizin 100’ncü yılında büyük önder Atatürk’ün devrimlerini kılavuz edinen, hak, hukuk ve adalet yoluna bizle beraber yürüyen tüm dostlarımızla bir aradayız. 100 yıl önce nasıl ki bu topraklarda bağımsızlığımız için emperyalizme karşı direndiysek, kahramanca kurtuluş mücadelesi verdiysek bugün de yine kuva-yı milliye ruhuyla hep birlikte zulmün karşısında direnmeye ve mücadele etmeye devam ediyoruz."

"TAŞIDIĞIMIZ SORUMLULUĞUN FARKINDAYIZ"
"Büyük, onurlu ve kadim bir milletin evlatları olarak taşıdığımız sorumluluğun farkındayız." şeklinde konuşan Hüseyin Erol, "Millet İttifakı bu ülkede çocuklar yatağa aç girmesin ve her bir vatandaşımız onurlu bir yaşam sürsün diye bir aradadır. Bu anlayışla, söz konusu vatansa gerisi teferruattır diyerek mücadele eden değerli genel başkanlarımıza şükranlarımızı sunuyorum. Genel başkanlarımızın iradesiyle oluşan ortak mutabakat metninde belirlenen hedefleri halkımızla paylaşarak oluşturduğumuz ortak tavırla halkımızı hak ettiği yere kavuşturacağız. Zafere birlikte yürüyoruz. Zafer ancak ona inananlarındır. İnanıyoruz ki zafer bizim olacak hepimizin olacak." dedi.

"TÜRKİYE'Yİ YÜKSEK GELİRLİ ÜLKELER ARASINA GETİRMEYİ HEDEFLİYORUZ"
CHP Muğla İl Başkanı Hüseyin Erol konuşmasını şu cümlelerle sürdürdü; "13’üncü Cumhurbaşkanımız Kemal Kılıçdaroğlu önderliğinde Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında ülkemizde hakkı, hukuku ve adaleti yeniden tesis etme hedefiyle hep birlikte iktidara yürüyoruz. Ortak mutabakat metninde yer alan somut adımlarla güçlü, özgürlükçü, demokratik ve adil bir sistem inşa etmeyi, kamu yönetiminde liyakat, hukuka uygunluk ve şeffaflık ilkelerine göre vatandaşa hizmet odaklı yapılanmayı, yeşil dönüşümü ve dijital devrimi merkezine alan yeni, sürdürülebilir ve kapsayıcı kalkınma stratejisiyle Türkiye’yi orta gelir tuzağından kurtarıp yüksek gelirli ülkeler arasında sağlam ve kalıcı bir konuma getirmeyi hedefliyoruz. Cinsiyet, etnik köken, din, dil, sağlık durumu, yerleşme yeri ve sosyo-ekonomik koşullarını ayırt etmeden fırsat eşitliğini garanti altına alan kapsayıcı bir eğitim sistemi kurmayı hedefliyoruz. Gelecek nesillerin eko sistem hakkını anayasal güvence altına alacağız. Yoksulluğu önleyerek hiçbir vatandaşımızı onurlu yaşam hakkından mahrum bırakmayacağız. Ülkemizi uluslararası alanda hak ettiği güvenilir, güçlü konuma getirmeyi taahhüt ediyoruz."
Erol daha sonra başta büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün, Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, Datça Belediye Başkanı Gürsel Uçar, Fethiye Başkanı Alim Karaca, salonda olmayan Marmaris Belediye Başkanı Mehmet Oktay, Menteşe Belediye Başkanı Bahattin Gümüş, Milas Belediye Başkanı Muhammet Tokat’a teşekkür ederek devam ettiği konuşmasını şu sözlerle tamamladı. “13’üncü Cumhurbaşkanlığı ve 28’nci dönem milletvekilliği genel seçiminin tarihe ikinci yüzyılın demokrasi zaferi olarak geçmesi için umut dolu bir gelecek için, millet ittifakının iktidarı için CHP Muğla İl Örgütü olarak var gücümüzle çalışıyoruz, durmadan mücadeleye devam ediyoruz. Bu mücadeleyi birlikte yürüttüğüm tüm kademedeki yöneticilerime şükranlarımı sunuyor ve bir söz de sizden istiyorum. Türkiye Cumhuriyeti’nin kaybolmuş değerlerini tekrar bu millete sunacağız. Söz veriyorum Muğla’ya ve ülkeye bahar gelecek 15 Mayıs'ın şafağında zaferin sıcak güneşiyle hep birlikte kucaklaşacağız.” 

SALİH NAZMİ BÜYÜKDÖĞERLİOĞLU: HEDEFİMİZ KILIÇDAROĞLU'NU CUMHURBAŞKANI YAPMAK"
CHP Muğla İl Başkanı Hüseyin Erol’un konuşmasının ardından CHP’li 6 milletvekili adayı kürsüye gelerek konuşmalarını yaptılar. İlk olarak CHP Muğla Milletvekili aday listesinin 7’nci sırasında yer alan Salih Nazmi Büyükdöğerlioğlu kürsüye çıktı. 
Sözlerine, CHP Muğla İl Başkanı’nın sözlerine atıf yaparak başlayan Büyükdöğerlioğlu, 6’lı ittifak olarak en önemli hedeflerinin genel başkan Kılıçdaroğlu’nu 13’ncü cumhurbaşkanı olarak seçmek olduğunu belirtti ve şu ifadeleri ekledi; “Bizler Muğla’mızdan 56 milletvekili aday adayı olarak kendimizi tanıtmak için yollara çıktık. Tabi son haliyle 6 kişi bu listede yer aldık. Listenin sonu, başı, içi, dışı hiç önemli değil. Şuna inanıyorum ki şu dönem liste kritiği yapacağımız bir dönem değildir. Bu dönem birlik ve beraberlik içinde el ele omuz omuza zafere ulaşacağımız bir gün olmalıdır. Elbette 56 arkadaşımızın sevenleri vardır, yakınları vardır. Listede sen şurada, burada olmalıydın diyebilirler. Oysa biz 56 arkadaşımız şahsi ikbalimiz olmadığını göstererek bu kırılganlığa son vermeliyiz. Ancak o zaman Atatürk’ün miras olarak bıraktığı kazanımlarımıza ve CHP’ye hizmet etmiş olabiliriz. Kurtuluş Savaşı’nda şehit düşen ve başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm kaybettiklerimizin rahat ve huzur içinde uyuyabilmesi için bu sorumlulukla hareket etmek mecburiyetindeyiz. Onun için sen, ben demeden birlik içinde hep beraber söz veriyoruz. 15 Mayıs sabahı inanıyorum ki Türkiye yeni bir aydınlık güne uyanacak. Bunu hep birlikte başaracağız. İttifakın değerli genel başkanlarının ortak mutabakata yansıyan manifestolarını bizler de sahada seçmene yansıtacağız. Kendi parti programımızı anlatacağız.”

FATMA GEBEŞ ÇİMEN: "BÜTÜN YARALARI SARACAĞIZ"
Konuşmasına, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 1994 yılında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı kazanarak elde ettiği güçle bugünlere kadar geldiğini söyleyerek başlayan Çimen, bu yönetim anlayışıyla ülkenin uçurumun kenarına geldiğini ifade ederken, “Bugün genel başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun çabalarıyla oluşan ittifak sonucunda başta İstanbul ve Ankara olmak üzere büyükşehir belediye başkanlıklarını alarak süreci tersine çevirdi. İktidarın sandıkta değiştirilebileceğine olan inancı topluma yaymış olduk. 21 yıllık iktidarlarında bozmadıkları hiç bir yapı kalmadı. Eğitimden sağlığa, tarımdan çalışma hayatına, ordudan emniyete ve tarafsız cumhurbaşkanlığı makamının saygınlığı dâhil özellikle hukuk sisteminde her şeyi bozmak için ellerinden gelen ne varsa yaptılar. Adalet yok oldu. Adalet yürüyüşü ile başlayan iktidar yürüyüşümüz ülkemizin kuruluş felsefesine dönme yürüyüşüdür. Devlete emanet edilen kadınlara, çocuklara sahip çıkmadılar, koruyamadılar. Özellikle kadınlar üzerinden yürütülen ve onları neredeyse eve kapatmaya kadar varan politikalar bitmiştir. İstanbul Sözleşmesi’ni ortadan kaldırarak şiddet mağduru kadınları koruyan yasadan bile rahatsızlar.

Bugün geldiğimiz noktada toplumun hiçbir kesiminin mutlu olmadığı çok açıktır. Kaybedilen toplumsal hoşgörü ve barışın ekmek kadar su kadar ihtiyaç olduğu bir durumdayız. Üretici üretemez, tüketici tüketemez hale geldi. Binbir güçlükle okuyan gençlerimiz mezun olduklarında iş bulamayacakları için sevinç yerine hüzün yaşıyor. Anne babalar çaresiz. Yıllardır çalışıp sonra emekli olmak isteyen insanlarımız çaresiz. Geçmiş yıllarda emekli ikramiyesi ile ev araba alınabilirken pul haline gelmiş maaş ve ikramiyeleriyle nasıl geçinebilecekleri endişesiyle çaresizlik yaşıyorlar. 
Gençlerimiz ülkede kalmak istemiyor. Yurtdışına çıkabilmenin yollarını arıyorlar. Nitelikli beyinler kaçarcasına ülkeyi terk ediyorlar. Bütün bunlar yetmezmiş gibi yüzyılın deprem felaketini de yaşadı bu ülke. Şehirler yıkıldı, aileler yok oldu. Liyakatsiz kadrolarla doldurdukları, içini boşalttıkları kurumlar devletin gücünü halka doğru dürüst ulaştıramadılar. Osmanlı'dan beri var olan halkın zor günündeki Kızılay maalesef şirketleşti, hiçbir kuruma güven kalmadı. Belediyelerimiz olmasa pek çok hizmet de verilemeyecekti. Orada yaşayan insanlarımızı kucaklamaya devam etmek zorundayız. Çünkü sorunlar bitmedi. 

Basın üzerindeki baskı ve yıldırma artık çekilmez hale geldi. Özgürce yaşamak ve düşündüğünü özgürce ifade etmek hatta düşünmek bile suç. Toplumun her kesimi mağdur. Sadece yandaşlara hayat hakkı var. Tüm bunlar yaşanırken ülkemizi milyonlarca Suriyeli ve Afgan göçmenle doldurdular. Türk vatandaşları Avrupa’ya seyahat edebilmek için binbir güçlükle vize alırken ülkemiz yolgeçen hanına döndü. Adeta Avrupa’nın istemediği göçmenlerin bakıcısı olduk. Yürütülemeyen dış politika yüzünden bölgemize gelen Avrupalı turistlerin yerini Ortadoğulu turistler aldı. Turizm bölgesi olan Muğla’da AKP öncesi yıllardaki kişi başı turizm gelirimiz bugünkünden daha kazançlıydı. Turist sayısı artmasına rağmen turizm gelirlerimiz sürekli düşüyor. 

Mustafa Kemal Atatürk’ün yurtta sulh cihanda sulh ilkesi terk edilerek komşularımızla kurulan iyi ilişkiler bozuldu. Ulu önderin uzak durun dediği Ortadoğu bataklığına saplandık. 21 yıldır iktidar olan AKP artık vaat edecek bir şey bulamadığı gibi son seçimlerde CHP’nin vaatlerinden bir kısmını vaat etmeye başladı. HÜDAPAR’la ittifak yapmak siyaseten çürümüş ve bitmiş bir anlayıştır. Türk halkı bunun farkında ve bilincindedir. 

Genel Başkanımız Kılıçdaroğlu’nun öncülüğünde kurulmuş olan millet ittifakıyla bu gidişe 15 Mayıs’ta son vereceğiz. Ülkemizin yaşadığı büyük deprem felaketi nedeniyle yaşadığımız toplumsal travma daha uzun sürecek ama iktidarımızda yaraları saracağız. Bu kötü gidişe 14 Mayıs’ta son vereceğiz. 15 Mayıs’ta yeni bir sabah uyanacağız. Köylümüz kentlimiz rahat bir nefes alacak. Huzurun, barışın, mutluluğun, adaletin ve demokrasinin egemen olduğu bir düzende yine baharlar gelecek. Anne-babalar, gençler ve çocuklar güven içinde olacak. 15 Mayıs sabahı güneş daha parlak ışıldayacak, yüzler gülecek, umutlar çoğalacak. Sana söz diyerek söz veriyoruz. Siz de söz veriyor musunuz?” şeklinde konuştu.

MEHMET DEMİR: "BİZ BU YOLA MİLLETVEKİLİ OLACAĞIZ DİYE ÇIKMADIK"
CHP 28'inci Dönem Muğla 5. sıra milletvekili adayı Mehmet Demir, aday tanıtım toplantısında yaptığı konuşmaya "Sizlere Fethiye'den selam getirdim." sözleri ile başladı.
Muğla'da Cumhuriyet Halk Partisi'nin en az beş milletvekili çıkaracağına inanan CHP Muğla Milletvekili Adayı Mehmet Demir; "Buna inanıyoruz, güveniyoruz. Sizler olduğunuz müddetçe ben inancımı hiçbir zaman kaybetmedim. Burada bu yola çıkarken de arkadaşlarım, ilçe yönetimim, kadın kolları, gençlik kolları ve örgütüme güvenere bu yola çıktım." şeklinde konuştu.

35 yıldır CHP'de hizmet ettiğini belirten Mehmet Demir, "Bir 35 yıl daha hizmet etmek için varım. Bu yolda küskünlük, dargınlık olmaz. Kırgınlıkları rafa kaldıracağız. Bizim önceliğimiz Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun cumhurbaşkanlığını görmektir. Benim milletvekili olup olmamam önemli değil." dedi.  

CHP Muğla beşinci sıra milletvekili adayı Mehmet Demir siyasetin içinde her zaman olacağını ifade ederek; "Benim ekip arkadaşlarıma inancım ve güvenim var. Biz bu yola çıkarken de milletvekili olacağız diye yola çıkmadık. Ama bu yol da uzun soluklu bir yoldur. Siyasetin içinde her zaman olacağız. Şuandaki arkadaşlarımıza sesleniyorum. Kırılmak, darılmak, küsmek yok. Ben bu partinin çöpünü döktüm. Bu partinin temizliğini yaptım. Sonra bu parti beni ilçe başkanı yaptı. Şimdi de beşinci sıra milletvekili adayı yaptı. Daha neler göreceğiz, neler yaşayacağız. Sizlere inanıyorum, güveniyorum. Cumhuriyet Halk Partisi ailesi büyük bir aile, en büyük örgüttür. Sizler için varım, sizler için olacağım." şeklinde konuştu.

Cumhuriyet Halk Partisi 28'inci Dönem milletvekili adayları arasında Gelecek Partisi kontenjanından dördüncü sırada giren Selçuk Özdağ aday tanıtım toplantısına katılmadığı için konuşma sırası CHP Muğla üçüncü sıra milletvekili adayı Süreyya Öneş Derici'ye geçti.

SÜREYYA ÖNEŞ DERİCİ: "DEĞİŞİM BAŞLADI"
Partilileri ve katılımcıları selamlayarak konuşmasına başlayan Süreyya Öneş Derici; "Değişim başladı. Hepimizin hücrelerinde başladı. Çocukların gülümsemesinde, kadınların ses tonunda başladı ve erkeklerin dik yürüyüşünde başladı. Değişiyoruz, iktidar değişiyor ve geliyoruz. Şimdi ilk hedefimiz 13. Cumhurbaşkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nu Çankaya'ya uğurlamak, ondan sonra önergeleri mecliste reddedilen milletvekilleri olarak değil, kanun yapıcıları olarak meclise girmek, Muğla'nın bütün adaylarıyla girmek." dedi.

"Ekonominin zenginin daha zengin, fakirin daha fakir sistemiyle olmadığını biliyoruz. Dış politikanın böyle yapılmayacağını biliyoruz. Eğitimin böyle hiç olmayacağını biliyoruz. Hak ve özgürlüklerimizi biliyoruz. Bundan sonra bir daha enkaz altında kalmayacağımızı biliyoruz." şeklinde konuşan CHP Muğla Milletvekili Adayı Süreyya Öneş Derici konuşmasında, "Şimdi bizler iktidarda ülkemizin taşıyıcı kolonlarını güçlendirirken halkımızın sesi olmak için mecliste yer alırken, her birimizin her birinizin yegane görevi yüce Türkiye Cumhuriyeti Devletini eski gücüne, daha ileri gücüne kavuşturmak, muasır medeniyetler seviyesine kavuşturmak, çocuklarımızı yatağa aç sokmamak, kadınlarımızı sokakta güvenle yürümeye yardımcı olmak ve çiftçimizin tarlasında hasadım ne olacak diye düşünmesine engel olmaktır." ifadelerini kullandı.

Süreyya Öneş Derici konuşmasını "Partimizin, bütün millet ittifakının en büyük görevi, amacı budur, bizler iktidarız 15 Mayıs sabahı iktidarımız şimdiden hayırlı, uğurlu olsun." ifadeleriyle tamamladı.

GİZEM SAYAR ÖZCAN: "MUĞLA HAKKINI ALACAK"

CHP Muğla ikinci sıra milletvekili adayı Gizem Sayar Özcan da konuşmasının başlangıcında tüm katılımcıları selamlarken; "Doğduğum günden beri havasını soluduğum, suyunu içtiğim, her anlamda ruhumda yaşadığım cennet Muğla'mın 28'inci yasama dönemi milletvekili adayı olarak huzurlarınızdayım. Bu bayrağı bugüne kadar taşımış olan çok değerli milletvekillerimize emekleri için bir kez daha çok teşekkür ediyorum." dedi.

Gizem Sayar Özcan konuşmasında şu ifadelere yer verdi: "21 yıllık AKP iktidarı toplumun tüm kesimlerinde derin yaralar açmıştır. emekliden çiftçiye, kadınlardan gençlere herkes çok büyük sorunlarla mücadele etmeye çalışmaktadır. Bugün ise çıkmışlar sanki 21 yıldır ülkeyi başkası yönetiyormuş gibi vaatlerde bulunuyorlar."

Bizim içimizde Kuvay-ı Milliye ruhu var şeklinde konuşan CHP Muğla Milletvekili adayı Gizem Sayar Özcan; "Hiç kimse umutsuzluğa kapılmasın. Bizim içimizde Kuvayı Milliye ruhu var. Ülkemizin kurtuluşu ve refahı için mücadele ettiğimiz süreçte karşılaşacağımız hiçbir zorluğa boyun eğmedik, bundan sonra da eğmeyeceğiz." dedi.

Gizem Sayar Özcan, Muğla Hakkını Alacak şiyarıyla yola çıktıklarını belirterek; "Muğlamız ödediği verginin yatırım olarak karşılığını ne yazık ki alamıyor. Muğla'nın hakkını alması için Cumhuriyetin tüm değerlerinin yeniden inşa edilmesi için meşaleyi yeniden elimize aldık. İktidar çok yakın. Hepimizin hayallerini hedefi yapan Genel Başkanımız 13'üncü Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nu Çankaya'ya göndereceğiz. Ülkemizi önce feraha sonra refaha sizlerle birlikte kavuşturacağız. Sana söz Muğla'm, kadınlar hakkını alacak, gençler hakkını alacak, Muğla hakkını alacak, güzel ülkem hakkını alacak." dedi.

CUMHUR UZUN: "14 MAYIS SEÇİMLERİ ÜLKEMİZİN YÖNÜNÜ TAYİN EDECEK"

Cumhuriyet Halk Partisi Muğla birinci sıra milletvekili adayı Cumhur Uzun ise konuşmasına tüm katılımcıları selamlayarak başladı. Cumhur Uzun cumhuriyeti hak ettiği yere çıkarıncaya kadar çalışmaya devam edeceklerini belirterek, "Ben bizim adımıza Cumhuriyet sevdalıları koydum. Bu sevda doğduğumuz gün düştü yüreğimize. Türkiye Cumhuriyet'in bütün değerlerini iliklerine kadar işleyinceye kadar devam edecek, hep birlikte sürecek." dedi.

EĞİTİMİN AMACI ALLAH KORKUSUDUR POLEMİĞİ: AKAR'DAN ÖZEL'E TAZMİNAT DAVASI EĞİTİMİN AMACI ALLAH KORKUSUDUR POLEMİĞİ: AKAR'DAN ÖZEL'E TAZMİNAT DAVASI

14 Mayıs'ta yapılacak olan seçimlerin çok önemli olduğunu dile getiren CHP Muğla Milletvekili adayı Cumhur Uzun, "Önümüzde çok önemli bir seçim var. Anayasa referandumu sırasında bugünkü iktidar bu ucube sistemi iyi, güzel ve Türkiye'nin uçuşuna, yükselişine sebep olacak bir program yaratacağına ilişkin iddialarda bulunuyordu. Biz hayır bu sistem olursa bu sistemle yönetici kim olursa olsun bundan halka mutluluk, ülkeye yarar getirmez diyorduk. Bugün bu iddia sahipleri ile geçirdiğimiz bir beş yılı yaşadık. Ve bugün 14 Mayıs'ta yapılacak olan seçimlerde aslına bakarsanız biz ülkemizin ve cumhuriyetimizin yönünü tayin eden gizli bir referanduma gidiyoruz." şeklinde konuştu.

KARAMSARLIĞA GEREK YOK

"Ben seçimden ziyade bir referanduma gitmekte olduğumuzun altını çizmek isterim." ifadelerini kullanan Cumhur Uzun konuşmasında şu cümlelere yer verdi; "Tekrar evet dediğimizde bugün emin olun bu sistemle yaşadığımız en mutlu günümüz ancak bugünkü kadar olacak. Bundan hep kötüsünü yaşamak ve çocuklarımıza yaşatmak durumunda kalırız. Ben sizlerin bu bilince sahip yurttaşlar olduğunuzdan çok eminim. Ancak demokrasi aynı zamanda matematiği de olan bir yönetim biçimidir. O yönetim biçimini mutlaka o gerektirdiği matematiğini sağlayarak yapmak durumundayız. 
Bununla ilgili karamsarlığa gerek yok. Karamsar olmak için bir sebep de yok. Ben şimdi sizlere bununla ilgili yüzde 50mizin hazır olduğunun, aydınlık günlerin yakın olduğunun müjdesini vermek istiyorum."

İHTİYACIMIZ OLAN SADECE ARTI BİR

CHP Muğla Milletvekili adayı Cumhur Uzun konuşmasını şu sözlerle sonlandırdı; "Yüzde ellimiz hazır, ihtiyacımız olan sadece artı bir. O artı bir sizin yanınızda, sizi dinlemeye ve anlamaya hazır olan herkes. O yüzden 14 Mayıs gününe kadar her birimiz artı biri bulmak için yanımızdaki kişiyi ikna etmek uğruna çalıştığımızda bu iş tamamdır, aydınlık günlerimiz yakındır, cumhuriyet ışıl ışıl ışıldayacaktır. 
Biz hazırız. Ülkemiz için, ilimiz için gece gündüz durmaksızın çalışacağız. Yolumuz açık olsun."

Editör: TE Bilisim