Yenidoğan bebek çetesi ile amansız bir mücadeleye girişen Cumhuriyet Savcısı Yavuz Engin, sosyal medya paylaşımı ile gündemde yer aldı. Makamında Mustafa Kemal Zengin tarafından ölümle tehdit edilen ve kamuoyunda Yenidoğan Çetesi olarak bilinen ve 12 bebeğin ölümüne neden olan suç örgütüne ilişkin olarak dimdik ayakta duran Yavuz Engin’in paylaşımı büyük ses getirdi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ise sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımında dosyada adı geçen 47 şüpheliden 22'sinin tutuklu halde olduğunu söyleyerek, "Şüphelilerle ilgili yargılama süreci devam etmektedir" dedi.
Yeni aynı dosyaya ait olan soruşturmada görev yapan Cumhuriyet Savcısı Yavuz Engin’i Büyükçekmece'deki makam odasında tehdit ettiği belirlenen, savcıyı ve ailesini suikastla tehdit eden kişilere yönelik yürütülen soruşturmanın devam ettiği öğrenildi.
SAVCI YAVUZ ENGİN KİMDİR?
Yenidoğan bebek çetesine karşın amansız bir mücadele veren ve makam odasında Mustafa Kemal Zengin tarafından tehdit edilen Cumhuriyet Savcısı Yavuz Engin, 1989 yılında Almanya’da dünyaya geldi. 35 yaşında aslen Bolulu olan Engin, ilk ve ortaokulu Bolu’da liseyi de Bolu İzzet Baysal Anadolu Lisesi’nde tamamladı.
2009 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde üniversite eğitimine başlayan Engin, 2013 yılında buradan mezun olduktan sonra 2013-2014 yılları arasında İstanbul barosunda avukatlık stajı yaptı ve 2024 yılı Eylül ayında Savcı adayı olarak göreve başladı.
22 ay süren stajın sonrasında lk görev yeri olarak Saruhanlı Cumhuriyet Savcılığına buradan da Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’na atandı.
Savcı Yavuz Engin´in evli olduğu öğrenildi.
Yavuz Engin sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımında, “Şahsım ve aileme yönelen eylemler nedeniyle başlatılan soruşturmada, başta Adalet Bakanlığı, HSK’yı temsilen Mehmet Akif Ekinci Başkanımız ve Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılarımız olmak üzere özellikle soruşturmayı cesaretle yürüten savcımıza, katkı sunan savcımıza ve İstanbul İl Jandarma Komutanlığına ve vatandaşlarımıza şükranlarımı sunarım. Kurt kapanına girerek kucağımıza düşen şahıslar Türk adaletinin elindedir. 2400 yıllık Türk devlet geleneğine kafa tutanlar pişman olacaklar ve bizimle hiç tanışmamış olmayı dileyeceklerdir. Bana destek sunanlar ve sunmayanlar daima hafızamızda olacaktır” dedi.