El atmanın önlenmesi, bir diğer adıyla müdahalenin men’i davası, bir kimsenin maliki olduğu taşınmazı haklı bir gerekçesi olmadan işgal eden kişiye karşı açılabilecek bir dava türüdür. Bu haftaki yazımızda, kısaca bu davanın şartlarına ve özelliklerine değineceğiz. 
    El atmanın önlenmesi davası uygulamada sıklıkla, bir kişinin maliki olduğu taşınmaz üzerinde bir başka kişi tarafından inşai faaliyetlerde bulunulması ya da eşyalarını yığması şeklinde karşımıza çıkmaktadır. İşte bu tarz durumlarda, mülk sahibinin el atmanın önlenmesi davası açma hakkı bulunmaktadır. Mülk sahibinin yanında, taşınmazda kiracı olarak bulunan kişinin de bu davayı açma hakkı olduğunu belirtelim. 
    Tabii burada, taşınmaza haksız olarak el atmış olan kişinin bu müdahalesinin gerçekten “haksız” olması gerektiğini hatırlatalım. Örneğin, kira süresi sona ermesine rağmen taşınmazın tahliyesi usulüne uygun olarak gerçekleştirilmemiş ise, artık burada taşınmazın haksız olarak kullanıldığı söylenemez. Çünkü, kira ilişkisi Kanun’un aradığı şekilde sona erdirilmediği için kiracı geçerli bir hukuki nedene dayalı olarak taşınmazda oturmaktadır. Dolayısıyla, öncelikle haksız olarak taşınmazda bulunduğu iddia edilen kiracının kira ilişkisi sonlandırılmalı, daha sonra el atmanın önlenmesi davası açılmalıdır. 
    El atmanın önlenmesi davası açılırken aynı zamanda haksız işgalciye karşı birtakım talepler de yönetilebilir. Bunlar; haksız el atma nedeniyle taşınmazda veya taşınmaz üzerindeki eşyalarda bir zarar meydana gelmiş ise bu zararın tazmini, haksız işgal nedeniyle ecrimisil talebi ve taşınmaz üzerine yapılan yapının yıkılması ya da kaldırılması talepleri olabilir.
    Ecrimisil kısaca, malın haksız olarak kullanılmasına bağlı olarak haksız işgalciden geçmişe dönük talep edilen bedele verilen addır. Ecrimisil talebi, el atmanın önlenmesi davası ile birlikte ileri sürülebilir. Ecrimisil bedeli, haksız işgalci tarafından zaman aşımı def’i ileri sürülmüş ise, geriye dönük olarak en fazla beş yıl için talep edilebilir. Örneğin, zaman aşımı iddiasında bulunan haksız işgalciye karşı 2023 yılından geriye dönük olarak en fazla 2018 yılına kadar işleyecek şekilde ecrimisil talebinde bulunabilir, çünkü daha önceki yıllara ilişkin ecrimisil hakkı zaman aşımına uğramıştır. Ecrimisil bedeli olarak ise, her yıla ilişkin emsal kira bedelleri araştırılacak ve buna göre bir belirleme yapılacaktır. Ayrıca, ecrimisil talep edilen her bir yıl için yıl sonundan itibaren faiz işletileceğini de belirtelim. Bu da, özellikle günümüz kira bedelleri de nazara alınacak olursa oldukça yüklü bir bedele eş değer olabilir. 
    Son olarak el atmanın önlenmesi davasında ispat müessesine de değinmekte fayda var. Bu davada davacı, öncelikle bahse konu taşınmazda mülkiyet hakkına sahip olduğunu ya da kiracı olduğunu, akabinde ise, davalı tarafın taşınmazı geçerli bir hukuki neden olmaksızın haksız olarak işgal ettiğini ispatlamalıdır. Davalı taraf ise savunmasında, bu el atmanın haksız olmadığını, taşınmazda kiracı olduğunu ya da bir başka kişisel hakka dayalı olarak kullanım içerisinde bulunduğunu ispatlamaya çalışacaktır. 

    Huzurlu ve sağlıklı günler.