Size geçtiğimiz hafta herkes tarafından sevilen bir kamu görevlisinin durup dururken yerinden edilmesi hakkında bir yazı yazacağımı bildirmiştim.
Konuyu bu hafta gündemime aldım ve buyurun hep beraber okuyalım.
Geçtiğimiz hafta telefonum çaldı. Arayan bir bayandı. Benimle görüşmek istediğini daha doğrusu birçok kişi adına görüşmek istediğini söyledi.
Randevulaştık.
Bayanla görüşmemizde kendisinin bir ilköğretim okulu öğrencisinin velisi olduğunu belirti.
Bana anlatacaklarını daha doğrusu benden yardım istediğini belirtti. Ve bu yardımın çocuğunun okuduğu İlk Öğretim okulu Aile Birliği ve öğrenci velileri adına olduğunu izah etti.
Bana okullarının müdürlerinden bahsetti.
Kendisinin çok başarılı bir eğitimci olduğunu. Görev yaptığı okulu hani derler ya ‘’sıfırdan alıp üst noktaya getirdi’’ diye bir söz vardır. İşte aynı o konuma getirdiğini. Öğrenciler ve öğrenci velileri ayrıca okul personelince de çok sevilen bir kişi olduğunu söyleyen veli ‘’ Dokunmayın müdürümüze’’ diyerek şöyle devam etti.
‘’Ben şahsen çocuğumu özel okuldan aldım özelliklede bu okula getirdim. Bir çok aile de benim gibi yaptı. Çocuklarımız bu okulda çok başarılı bir şekilde eğitim alıyorlar. Fakat bir sorunumuz var. Okulumuzun Müdürünün Ortaca içerisinde şimdiden başka bir okula tayin olacağını duyduk.’’
Evet sıkıntı burada başlıyor.
Geçen hafta yazımın başlığını verip yazmamamın da nedeni bu yüzdendi.
Bir araştırma yaptım.
Ben bu okulun müdürü olan Öğretmen arkadaşı tanımıyorum. Ama çok yakın arkadaşları olan başka eğitimcilere sordum .
Böyle bir konunun gündemde olduğunu ancak kararın yetkili mercilerce sezon bitiminde yeniden ele alınıp verilebileceğini öğrendim.
Ben de diyorum ki.
Ben bu Okul Müdürünü araştırdım. Dört dörtlük bir insan, dört dörtlük bir eğitimci. Vatanını milletini seven. Öğrencileriyle olan ilişkilerinde çok başarılı. Okula yaptığı hizmetler üst seviyede olan bir eğitimci durup dururken neden yerinden alınıp başka bir yere verilir.
Bu kadar seveni, olan ve bu konu onlarca veliyi de tedirgin ediyorsa henüz alınmamış bir kararda var ise tekrar gözden geçirilip hatta geçirilmeyip bu eğitimcinin yerinden oynatılmaması gerektiğini düşünüyorum.
Peki o kadar laf ettim fakat kim bu eğitimci hangi okulun müdürü derseniz inanın kendisini tanımıyorum. Yakın çevresiyle görüştükten sonrada kendi fikrini alma gereği duymadım.
Dalyan Naciye Tınaztepe ilköğretim Okulu müdürü bu eğitimcinin tüm aile velileri ve öğrencileri gibi bende yerinden oynatılmamasını isteyen biriyim.
İnşallah bu talebimiz göz ardı edilmez.