Türkiye Sakatlar Derneği (TSD) Muğla Şubesi, uluslararası alanda pek çok faaliyete imza atmışken Türkiye'de hala bir ofislerinin olmamasından şikayetçi.

Tele1'de yer alan habere göre; TSD Muğla Şubesi Başkanı Elif Şenol, "Tüm dünyaya sözümüzü dinlettik lakin yerel yöneticilerimize derdimizi anlatamadık" diye dert yandı.

Geçtiğimiz günlerde yaptıkları basın açıklaması ile yeni vergi düzenlenmesi ile ilgili görüş bildiren Türkiye Sakatlar Derneği, üyeleri için hayatı kolaylaştırma yolunda çalışmalarına devam ediyor.

Türkiye Sakatlar Derneği Muğla Şubesi Avrupa Birliği Sivil Düşün Programı desteği ile Hollanda’da bulunan engelli destek merkezlerini ziyaret etti.

SORUNUN ACİL ÇÖZÜMÜ BEKLENİYOR

Beş gün boyunca Hollanda’nın iki büyük organizasyonu olan Aveleijn ve JP Van den Bent’e ait dört kurumu ziyaret eden TSD Muğla Şubesi, gündüz bakım merkezleri, evde bakım ve yatılı bakım konusunda Hollanda Modeli’nin nasıl işlediği konusunda bilgiler aldı.

Yapılan çalışmalar hakkında görüşlerini paylaşan TSD Muğla Şubesi Başkanı Elif Şenol "Bu konuda bugüne kadar ne yazık ki ülkemizde iyi bir uygulama ile karşılaşmamız ve bu konuda sorumlu olan yerel yönetimlerin ve bakanlığın sorumluluklarını yerine getirmemesi bu çalışmayı yapmamıza neden oldu. Bu çalışma sonrası hazırlanacak olan rapor, yerel yönetimlere, yasa yapıcılara ve kamu kurumlarına sunularak bu konuda sorunun çözülmesi konusunda lobi faaliyetleri için zemin oluşturacak. Ayrıca kamu STK işbirliği ile bu sorunun acil çözümüne yönelik çalışmaları da tetikleyecektir" dedi.

Şenol, şöyle devam etti:

Hollanda Modelinde bu merkezler sivil toplum kuruluşları tarafından hizmet veriyor. Bu merkezlerin hizmetlerini verebilmeleri için belediyeler, merkezi hükümet kaynak sağlıyor. Hizmet alan kişilerden de küçük bir katkı payı alınıyor. Bakın Hollanda’da bu bilgileri bizimle paylaşan yetkiliye “Peki hiçbir sosyal güvencesi ve geliri olmayan bir birey ne yapıyor?” dediğimde önce şaşkınlıkla “bu nasıl olur?” diye dünya üzerinde hiç mümkün olmayan bir şeyi dile getirdiğimi düşündüler ardından “Hollanda’da öyle bir birey yok” cevabını verdiler. Oysa Türkiye’de maalesef böyle bireylerimiz var.

HOLLANDA'DA RAPOR ÇİLESİ YOK

Sistem orada şöyle işliyor: Bakanlık tarafından engelli tanısını aldığınız andan itibaren size bir belge veriliyor. Daha sonra ihtiyaçlarınızın belirlenmesi için komisyonlara başvuruyorsunuz. O komisyon sizin ihtiyaçlarınızı belirliyor ve siz o belge ile size yönelik her türlü hizmetten yararlanıyorsunuz. Yani bizim ülkemizdeki gibi her ihtiyacınız için rapor çilesi çekmiyorsunuz. Ayrıca siz tanıyı aldığınız anda bir devlet fonuna giriyorsunuz. Bu fon sizin ömür boyu güvenceniz oluyor. Yani kısacası Hollanda’da engelli bireyler devlet güvencesinde.

Biz bu çalışmada sosyal devletin ve sosyal belediyeciliğin gerçek anlamda nasıl hizmet etmesi gerektiğini deneyimledik.

BİZİMKİLERE DERDİMİZİ ANLATAMADIK

Tabii biz, zihinsel engelliler ve özellikle otizm konusunda çalışmalarımızı yerelden, ulusala ve uluslararası alana taşırken , bu faaliyetler üzerinde çalışmalar yürütürken, iki defa Türkiye’yi Fransa Nice’de ve Polonya Krakow’da Dünya Otizm Kongresine katılarak ülkemizi temsil etmişken, Türkiye’nin ilk ve tek Otizmli Yetişkin Bireylerin Rehabilitasyon Hakları raporunu hazırlayarak BM Engelli Hakları ve Sağlık Hakları Komisyonları ile ve birçok uluslararası örgüt ile paylaşmamıza rağmen ne yazık ki hala Muğla Merkez’de bir çalışma ofisimiz yok. Yerel yönetime konu defalarca iletildi. Ancak yakın zamanda yardımcı olamayacaklarını ve beklememiz gerektiğini salık verdiler.

Üyelerimizi ağırlayabileceğimiz onlarla birlikte sosyalleşebileceğimiz onların dertlerini dinleyeceğimiz, çözüm için çalışacağımız bir yerimizin olmaması üzücü. Tüm dünyaya sözümüzü dinlettik lakin yerel yöneticilerimize derdimizi anlatamadık.”