Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras ve Menteşe Belediye Başkanı Gonca Köksal, Muğla'nın Menteşe ilçesinde boşanma aşamasındaki eşi tarafından bıçaklanarak öldürülen Senem Kıvrık'ın katledilmesinin ardından bir araya gelerek açıklamalarda bulundu.

ÖNLEM ALMA VURGUSU

2024 yılının 8 aylık döneminde 260 kadın cinayeti ve 117 şüpheli ölümün yaşandığını ifade eden Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, "2023 yılında 315 kadın cinayeti işlendi, 248 de şüpheli kadın ölümü. Şüpheli kadın ölümlerinin de aslında büyük oranında kadın cinayeti olduğunu hepimiz çok iyi biliyoruz. 2024 yılında bugün itibarıyla 260 kadın cinayeti ve 117 şüpheli ölüm var. Daha yılın bitmesine 4 ay var. Eğer önlem alamazsak bu rakamların nerelere çıkacağını hepimiz tahmin edebiliyoruz." dedi.

"TOPLUMSAL CİNSİYET EŞİTSİZLİĞİ BU SORUNLARIN TEMEL KAYNAĞI"

Öncelikle bu cinayetlere ve şiddete neden olan temel sebebin eşitlik problemi olduğunu bildiklerini dile getiren Aras, "Toplumsal cinsiyet eşitsizliği bu sorunların temel kaynağı. Çünkü toplumda eşit olması gereken iki cinsin, yani kadın ve erkekten erkek kendini kadın ve çocuğun üzerinde görürse zaten sorunların sebebi buradan başlıyor. Demek ki bizim mücadele etmemiz gereken temel problem eşitsizlik problemi." diye konuştu.

OBA MAKARNA'NIN SAKARYA'DAKİ FABRİKASINDA PATLAMA! ÇOK SAYIDA YARALI VAR OBA MAKARNA'NIN SAKARYA'DAKİ FABRİKASINDA PATLAMA! ÇOK SAYIDA YARALI VAR

"İSTANBUL SÖZLEŞMESİ'NİN ORTADAN KALDIRILMASI MÜCADELEYİ ZAYIFLATTI"

Başkan Aras konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: 

"Yasalarda aslına bakarsanız çok büyük bir problem yok. Hem İstanbul Sözleşmesi yürürlükteydi, 6284 aslında şiddetin önlenmesi konusunda yeterli hususları kapsamaktadır. Ancak uygulamada bir problem olduğunu düşünüyorum. Zaten İstanbul Sözleşmesi'nin ortadan kaldırılması ve imzanın bir gecede geri çekilmesi bu yöndeki mücadeleyi çok zayıflattı. Ama 6284 yeterli olmasına rağmen uygulamadaki aksaklıklar yüzünden bugün şiddet ve cinayetler ile karşı karşıya kalıyoruz. Demek ki burada yapılması gereken öncelikle yasaların, mevcut yasaların tam olarak uygulanması. İstanbul sözleşmesi tedavülden kaldırıldı. 

MUĞLA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ ADINA KARARLILIK VURGUSU

Ama biz Muğla Büyükşehir Belediyesi olarak kadın politikalarında, eşitlik politikalarında İstanbul Sözleşmesi'nin hükümlerini uygulamada kararlıyız. Aynı zamanda 6284'ün kadına sağladığı haklar ve yaptırımlar konusunda da kadınları bilinçlendirmeye kararlıyız. Bizim politikamız öldürüldükten sonra bir kadın için ağıt yakmak değil, taziye mesajı yayınlamak olmayacak. Bizim politikamız eşiklik ve şiddetin önlenmesi konusunda aslında ağırlıklı olarak uygulanacak. Muğla Büyükşehir Belediyesi olarak kimin yaptığına bakmayacağız. O yapmış, bu yapmış. Yasaların bize verdiği bütün yetki ve sorumluklarla ve insani vicdani sorumluluklarla orada yer almasa dahi kadını ve çocuğu korumak için elimizden gelen bütün imkanları kullanacağız, gerektiğinde risk alacağız ve Muğla'dan şiddeti ve cinayeti uzaklaştıracağız. Bizim politikalarımız tamamen öldükten sonra 'eyvah' deyip ağıt yakmak değil, şiddeti oluşturan sebepleri ortaya çıkarıp onları ortadan kaldırmak olacak. Gerektiğinde Muğla Büyükşehir Belediyesinin avukatları mağdur olan, şiddete uğrayan kadınların yanında olacak." 

"KORUYUCU VE ÖNLEYİCİ TEDBİRLER ALINSAYDI SENEM ARAMIZDA OLACAKTI"

Menteşe Belediye Başkanı Gonca Köksal ise yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:

"Biz Muğla'da her zaman güvenli, huzurlu medeni bir kentte yaşadığımızı eğitim seviyesinin yüksek olduğunu, geceleri sokaklarda kadınların özgürce dolaştığını ve aydın bir kentimiz olduğunu söyleriz. 6284 sayılı yasa hakkı ile etkin bir şekilde uygulansa ne olurdu? Faili hapse atılabilirdi, ya da elektronik kelepçe takılabilirdi. Bunlar koruyucu ve önleyici tedbirler. Bunlar alınsaydı şu an Senem bizim aramızda olacaktı ve göz göre göre bu cinayete kurban gitmeyecekti. Bir kadının hayatının son bulması üzerine değil, umarım bir kadının canlılığı, yaşamı, varlığı, onun varlığının güzelliği üzerine konuşmayı ve bunu görmeyi bunu yaşamayı ümit ediyorum." 

Editör: Huri Kaptan