Cumhuriyet Halk Partisi’nde Parti Meclisi Toplantısı sonrasında Muğla’nın Dalaman, Yatağan ve Köyceğiz ilçelerinde belediye başkan adayları açıklandı. Ortaca ve Ula İlçelerinde ise ön seçim yapılmasına yönelik karar alındı. 

Ortaca ile ilgili alınan ön seçim kararından sonra Ortaca CHP ilçe teşkilatında hareketlilik başladı. Ön seçim yapılacak olmasından bazı kesimler mutlu olurken bazı kesimlerin de aklına Necdet Doylan’ın Ortaca Belediye Başkan Aday Adaylığı’nı açıkladığı sırada yaptığı suçlamalar geldi.

Necdet Doylan yaptığı suçlamalarda Ortaca İlçe Teşkilatı’nın önceki dönem ve bu dönem partiye sahte üye yapıldığı iddiasında bulunmuştu.

 “ÜYELERİ SAKLAMIŞLAR”

Ortaca Belediye Başkan Aday Adayı Necdet Doylan aday adaylığını açıkladığı toplantıda mevcut yönetimi ve Ortaca Belediye Başkan Aday Adayı Evren Tezcan’ın  ilçe başkanlığı dönemini sert açıklamalarla eleştirmişti. Doylan her iki yönetime de sahtecilik suçlamasında bulunarak “Üyelerimizin içerisinde mesaj gitmeyenler var. 2130 üyemizden 450, 500 üyemize mesaj gitmiyor. Gidenlerin içerisinde de gizlenmiş saklanmış insanlar var. Bunu burada söylemezsem partime ve kendime ihanet etmiş olurum” demişti.

“BEN DE ÖNCEKİ DÖNEM İLÇE BAŞKANINI DESTEKLİYORUM DEYİNCE İTİRAF ETTİ”

CHP Ortaca Belediye Başkan Aday Adayı Necdet Doylan aday adaylığı açıklama toplantısında yaptığı konuşmada “Bu yönetimin geçen dört yıl boyunca insanları nasıl sakladığını, delege seçimlerinde gördük. Önseçim diye çok bağıran arkadaşlarımız adı Ahmet olanı Mehmet’in telefonu ile Mehmet’in adresi ile tespit ederek yazmışlar. Diğer iki arkadaşımızın ismi bayan olduğu için burada söylemiyorum. Ben bu arkadaşımıza kendim bizzat ulaştım. Bana önceki ilçe başkanı ile birlikte olup olmadığımı sordu. Ben de evet dedikten sonra döküldü” demişti.

Necdet Doylan tüm bu iddialarına yönelik CHP Ortaca İlçe Başkanlığı’na gerekli işlemlerin yapılması için dilekçe de vermişti. Bu dilekçe ile ilgili ne gibi bir işlem yapıldığı da merak ediliyor.

Ortaca Cumhuriyet Halk Partisi’nde hızlı bir şekilde ön seçim hazırlıkları başlarken üyeler arasında “Eğer bu iddialar doğruysa, bizim irademizin sandığa yansımış olduğuna nasıl güveneceğiz? Bu adaletsiz bir ön seçim olur. Genel Merkez’in ön seçim kararını gözden geçirmesi gerekir” şeklindeki konuşmalar yayılıyor.