ÖZEL EĞİTİM KURUMUNDA HAKSIZ KAZANÇ İDDİASI
Antalya'nın Alanya ilçesinde faaliyet gösteren bir özel eğitim ve rehabilitasyon merkezinde girilmeyen dersler için Milli Eğitim Bakanlığı'na fatura kesilerek haksız kazanç elde edildiği iddia edildi.
Bahse konu olan özel eğitim ve rehabilitasyon merkezinde yaklaşık 2 buçuk yıl müdür olarak çalıştığını belirten Hayregül Kıvrak, yapmış olduğu açıklamada göreve başladıktan yaklaşık 7 ay sonra kurumda yasa ve yönetmeliklere aykırı bir şekilde hareket edildiğini tespit ettiğini öne sürdü.
Kıvrak, yaptığı açıklamada "Kurucu temsilcisinin derslere girmediği halde imza yetkisinin kullanıldığını, derse girmeyen öğrenciler üzerinden derse girilmiş gibi gösterilerek bu dersler için Milli Eğitim Bakanlığı'na fatura kesildiğini ve devletten ders ücreti olarak para alındığını fark ettim. Kurucu temsilcisiyle bu konular hakkında defalarca kavga ettik. Fakat aynı aileden olduğumuz için olayı ihbar edemedim." dedi.
Hayregül Kıvrak; "Kurucu Müdür olarak geçmişe dönük dosyaları incelediğimde bu durumun 12 yıldır devam ettiğini fark ettim. Kurumdan 2022 yılının Eylül ayında istifa ettikten sonra Ekim 2022'de bu konuyla alakalı CİMER'e şikayet başvurusunda bulundum. Türkiye'de hem etik olan, hem de etik olmayan şekilde hizmet veren kurumlar var. Burada amacım bu kurumların bir elekten geçirilmesi ve devletin uğramış olduğu zararın giderilmesi."
KIVRAK: "ÖZEL EĞİTİM KURUMLARI YETERSİZ DENETLENİYOR"
Özel Eğitim Kurumlarının denetimlerinin yetersiz olduğunu öne süren Hayregül Kıvrak; "Milli Eğitim'in, yaptırımları olan denetimler yapması gerektiğini düşünüyorum. Burada insan ticareti gibi bir şey var. Özel Eğitim Kurumlarının başındaki insanlar daha vicdanlı ve daha dürüst olmalı. Öğrencilerin dürüst ve vicdanlı eğitim için gittiği okulların önü açılmalı. Öğrenciler maddi çıkarlar için kullanılmamalı." dedi.
Özel Eğitim Kurumlarına, faturalandırılan ders saati başına devletin 300-400 TL arasında bir ödeme yaptığını ifade eden Hayregül Kıvrak; "Kurumda yaklaşık 110 öğrenciye hizmet veriliyor ve her bir öğrenci için ayrı ayrı faturalandırma yapılıyor. Burada dikkat çekmek istediğim bir nokta var. 40 dakikalık bir seans için 300-400 TL arasında bir tutar devlet tarafından kuruma ödeniyor. Bu durum vatandaş olarak herkesi ilgilendiriyor. Çünkü devletin Özel Eğitim Kurumlarına yaptığı ödemeler vergilerle ödeniyor. Söz konusu bu paralar çocukların geleceği için kullanılmalı, insanların ceplerini şişirmek için değil." dedi.
HAYREGÜL KIVRAK: "ALANLA İLGİSİ OLMAYAN KİŞİLER DERSLERE GİRİYOR"
"Özel Eğitim Kurumlarında imza yetkisi alan öğretmeninde. Alan öğretmeninin haftalık 40 saat imza yetkisi var. Fakat öğrenciler alan öğretmeninden ders almıyordu. Çoğu zaman 4 yıllık özel eğitim öğretmeni/alan öğretmeni yerine, grup öğretmenleri ya da alanla ilgisi olmayan kişiler velilerin bilgisi dışında derslere giriyor."
KIVRAK: "BİYOMETRİK PARMAK DAMARI TARAYICISI GETİRİLMELİ"
Özel Eğitim Kurumları aracılığıyla devletin uğradığı zararın ortadan kalkması için öğrenciler ve öğretmenlere yönelik biyometrik parmak damarı tarayıcısı sisteminin getirilmesi gerektiğini öne süren Hayregül Kıvrak; "Devletimizin uğramış olduğu zararın ve bu tarz haksız kazançların önüne geçilebilmesi ve öğrencilerin ticari amaçlı kullanılmasının engellenmesi için Özel Eğitim Kurumlarına öğretmenler ve öğrenciler için biyometrik parmak damarı tarayıcısının getirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Aynı zamanda kamera sisteminin zorunlu olması gerektiğini düşünüyorum. Veli o anda dersi izleyebilmeli, öğrencinin gelişimini gözlemleyebilmeli." şeklinde konuştu.