Kahramanmaraş'ta 1978'de yaşanan ve 100'den fazla kişinin hayatını kaybetmesine, yüzlerce kişininse yaralanmasına sebep olan 'Maraş katliamının' üzerinden 43 yıl geçti.
12 Eylül darbesine yol açan olaylardan biri olarak görülen Maraş katliamında genellikle Alevi kökenliler hedef alındı. Yıllarca süren yargılamalarda 29 idam ve 7 müebbet kararı verildi. Bundan tam 43 yıl önce 19 Aralık 1978'de başlayan ve 7 gün süren Maraş olaylarında neler yaşandı?
Maraş Katliamı'nda neler olmuştu?
Euorenews’in haberine göre, 1978'de Maraş'ta yaşanan olaylarda resmi rakamlara göre 100'den fazla kişi öldü, yüzlerce kişi yaralandı, 210 ev, 70 işyeri tahrip edildi. Resmi olmayan beyanlara göre ise hayatını kaybedenlerin sayısı 500’ün üzerindeydi. Katliamla ilgili 804 kişi hakkında dava açıldı; sanıklardan 29’u idam, 7’si müebbet hapisle, 321 kişi de 1-24 yıl arasında hapisle cezalandırıldı.
Maraş Katliamı, 19 Aralık ile 26 Aralık 1978'de Kahramanmaraş'ta vuku bulmuş ve saldırılar genel itibariyle Alevilere yönelik yapılmıştır.
Olaylarda Alevilere ait 200'ün üzerinde ev yakıldı, Yüze yakın işyeri tahrip edildi. Yirmi üç yıl süren davalar sonunda 22 kişi idam, 7 kişi müebbet hapis, 321 kişi de 1–24 yıl arasında ceza aldı. Katliamda önemli rol oynayan 68 kişiye ise ulaşılamadı.
Maraş'ta yaşanan katliam 12 Eylül darbesine sebep olan olaylardan biri olarak görüldü. Millî İstihbarat Teşkilatı'na göre olayların başlamasında "Türk-Kürt meselesi" de etken olmuştur.
Olaylar nasıl başladı?
Siyasi nedenlerle körüklenen Alevi-Sünni tartışmasının Kahramanmaraş'ta gerginliği tırmandırdığı bir dönemde, 19 Aralık'ta kentteki Çiçek Sineması'na, o dönemin ender milliyetçi filmlerinden biri olan, Cüneyt Arkın'ın başrol oynadığı Güneş Ne Zaman Doğacak'ın gösteriminde, saat 21:00'de patlayıcı madde atılması olayların fitilini ateşledi.
Bu bombanın Ülkücü Gençlik Derneği Kahramanmaraş şube başkanı Mehmet Leblebici ve ikinci başkan Mustafa Kanlıdere'nin talimatları ile ülkücü bir genç olan Ökkeş Kenger tarafından atıldığı iddia edildi.
Bunun üzerine kalabalık sağcı bir grup ile Türkoğlu ilçesinden gelen bir grup ülkücü Cumhuriyet Halk Partisi il merkezine, PTT ve Tüm Öğretmenler Birleşme ve Dayanışma Derneği (TÖB-DER) binalarına saldırdı.
Olayların büyümesi üzerine o zamanki Kahramanmaraş valisi Tahsin Soylu kente askeri güç gönderilmesini istemiş, ancak talebi uygun görülmemiştir.
24 Aralık'ta saldırıların güvenlik görevlilerine yönelmesi üzerine, halkla çatışmayı önlemek gerekçesiyle kentteki bütün polisler görev dışı bırakıldı. Sünni kesim bundan istifade ederek Aleviler üzerindeki baskılarını arttırdı. Kentte durum kontrolden çıkarken, il genelinde kaos ortamı oluştu. Bir hafta süren karşılıklı saldırıları önlemek amacı ile kente, Kayseri ve Gaziantep'ten askeri birlikler gönderildi.
Yargılama süreci nasıl oldu?
Çoğunlukla sağ ve aşırı sağ görüşlü olarak nitelenen toplam 804 kişi hakkında dava açıldı. Sıkıyönetim mahkemelerinde açılan davalar 1991 yılına kadar sürdü. Sanıklardan 29'u idam, 7'si müebbet, 321'i de 1-24 yıl arasında hapis cezalarına çarptırıldı.
İdam ve müebbet dışında hapse mahkum edilenlere 1/6 oranında indirim uygulanarak cezalar azaltıldı. Sıkı yönetim mahkemesinin idam kararları da Yargıtay tarafından bozuldu.
Katliamın müdahil avukatları Ceyhun Can 10 Eylül 1979'da, Halil Sıtkı Güllüoğlu 3 Şubat 1980'de ve Ahmet Albay 3 Mayıs 1980'de öldürüldü.
Hapse mahkum edilenlerin cezaları ise 1991 yılında çıkarılan Terörle Mücadele Kanunu ile ertelendi. Hükümlülerin cezalarının ertelenmesinin ardından serbest bırakıldı.