Bursa Cumhuriyet Savcılığı Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından hazırlanan 18 sanıklı iddianamede, organize suç örgütü liderleri Erhan Kılıç ve Ahmet Akay'ın, Afyonkarahisar'da bulunan et entegre tesislerini, "Köfteci Yusuf" adlı lokanta zincirinin sahibi Yusuf Akkaş'a satmak isterken, Sedat Peker'in adamları olduğunu söyledikleri belirtildi. İddianamede Peker'in sanıklar arasında olmadığı anlaşıldı.
"DÜĞMEYE BASTIK"
İddianamede, örgüt mensupları arasında yapılan telefon konuşmalarına da yer verildi. Erhan Kılıç'ın, Ahmet Akay'a; Yusuf Akkaş'ın restoranları hakkında internette domuz eti kullandığına ilişkin haberlerden sonra tavır değiştireceğine inandığını, haberlerin yayımlanacağı internet adreslerini de göndereceğini belirtirken, "Düğmeye basıldı" dedi.
Düğmeye basılmasından sonra Köfteci Yusuf restoranlarında olaylar çıkarılmaya başlandı, aynı dönemde internet sitelerinde köftede domuz eti kullanıldığı da yayıldı. Soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Ahmet Şenol iddianamede şunları belirtti:
"Erhan Kılıç ile Cüneyt Günal arasında; Köfteci Yusuf'un restoranlarında domuz eti kullandığına dair internet haberlerinin, takipçisi 3 milyon olan bir Twitter kullanıcısına haber yaptırılıp, anında milyonlarca kişinin görmesini sağlayacakları, bu kullanıcıya para vererek bu haberi sayfasında paylaştıracakları, haberin anında trend topic olacağı, 400-500 TL karşılığında bunu yaptıracakları, bunu yaparak mağdur Yusuf Akkaş'a kendilerinin neler yapabileceklerini göstermiş olacaklardı şeklinde görüşmeler tespit edildi."
750 BİN DOLARA İNDİLER
İddianamede, Yusuf Akkaş'ın yanındaki bir yöneticinin Erhan Kılıç tarafından kendisine yapılan son öneri de şöyle açıklandı:
"İndirim yapıp tesisi size 22 milyon liraya verebilirim. Şayet yine olumlu bir adım gelmez ise Reis Sedat Peker'den bir emir gelir ise Yusuf'a zarar verebilirim. Ama ben bunu yapmak istemiyorum. "Yok bu tesis bizim işimizi görmez" diyorsanız 80 adet daire var gelip buraları alacak, hâlâ yatırım yapamam ben sizden bir şey alamam diyorsa da 750 bin dolar Reis Sedat Peker'e bağış yapacak ve aramızdaki husumet bitecek. Dostluğumuz başlasın, ne bize bağlı gruplar ne de başka gruplar gelip sizi rahatsız etmesin, Reis Sedat Peker tekrardan Yusuf'u koruma altına almış olsun. Sen bu konuştuklarımızı git Yusuf'a anlat. Pazartesi gününe kadar parayı getirin bu iş bitsin."
İŞKENCE GÖRÜNTÜLERİ
Sözcü'den Saygı Öztürk'ün haberine göre Erhan Kılıç, telefonunu açıp yüzleri belli olmayan birkaç kişinin, yüzü görünen başka bir kişiye işkence yaptıklarına ilişkin görüntüler de izletti. Kılıç, "Reis Sedat Peker'e küfür edenin sonu böyle olur" dedi.
DEFİNE ARADILAR
Suç örgütü üyelerinin örgüte finans sağlamak amacıyla değişik faaliyetlere giriştiği belirtilen iddianamede örgütün definecilik faaliyeti de şöyle anlatıldı:
"Örgüt lideri Erhan Kılıç ve örgüt üyeleri Cengiz Var, Hakan Koç, Ahmet Özbek, Mehmet Aydın ve Cüneyt Günal'ın 21 Ocak 2020 tarihinde Aksaray ilinde kaçak kazı yaparak tarihi eser elde etmeye yönelik faaliyette yer aldıkları, kazıda kullanılacak kepçe ekskavatör gibi araçları Hakan Koç'un temin ettiği, kendilerine yardımcı olan 5 kişinin kaçak kazı yaptıkları gerekçesiyle yakalanmış ve haklarında ayrı bir soruşturma başlatılmıştır."
DAVA 2 HAZİRAN'DA BAŞLAYACAK
18 şüphelinin yer aldığı dava Bursa 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 2 Haziran'da başlayacak. Şüpheliler arasında Sedat Peker'in bulunmadığı, Peker'le ilgili ayrı bir soruşturmanın yürütüldüğü belirtildi.
BAKAN SOYLU GÜNDEME GETİRMİŞTİ
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, geçtiğimiz günlerde TRT ekranlarında yayınlanan bir programa katılmış ve Sedat Peker'in kendisiyle ilgili iddialarına yanıt vermişti. Bakan Soylu, Sedat Peker ile ilgili önemli bir iddiada bulunmuş ve "Bursa'da Köfteci Yusuf'a çökmeye çalışıyorlar. Operasyonu başlattım" ifadelerini kullanmıştı.
SEDAT PEKER'DEN KÖFTECİ YUSUF AÇIKLAMASI
Konuyla ilgili Sedat Peker de yayınladığı 7. videoda Köfteci Yusuf iddialarına ilişkin olarak şunları söylemişti:
"Bir de Köfteci Yusuf. Köfteci Yusuf konusu nedir anlatayım. Bizim atalarımızın sürgünüyle ilgili Bursa'nın Gürsu ilçesinde bir anma etkinliği yapıldı. Ben oraya geldim, duyuru yapıldı. 15 bin kişi parkın içinde, internet görüntülerine bakabilirsiniz, 15 bin kişi de yukarıda konuşma yapacağım yerde bekliyor. Yer gök insan.
Ben oraya gitmeden önce, gidenler aradılar. Köfteci Yusuf var senin hayranın tanışmak ister misin diye sordular. Ayıp olmasın nezaketen tanıştık. Kapattık. Başka ne hayatımda Köfteci Yusuf gördüm, ne köfte yedim ne bir şey yaptım. Sonra bu 4 arkadaş kim biliyor musunuz? Bir tanesi Afyon'un en zengin ailesi. Bilmem kaç bin tane daireleri, et kesim fabrikaları vardır, öbürü gazeteciler bilmem neyin yetkilisi ismi aklıma gelmiyor, öbür bir tanesi de diş malzemeleri ihraççısı. Bunlar hayatta sabıkaları olmayan, varlıklı arkadaşlar. Bu arkadaşlar demişler Köfteci Yusuf'a 'Bizim et kesim yerimiz var, onu alır mısın? Değeri bu kadar, eksper değeri, biz sana daha ucuza verelim' Bu da bunlar benim yakın diye çekinmiş birine demiş, emniyete gitmiş. Benim ne adım var, ne sanım var, ne de haberim var. Bu arkadaşları polis gözaltına almış şimdi hepsi serbest. Araştırıyoruz sonradan bu dosyanın içine bu şahıs bir daha gidiyor, 'Ben diyor Sedat Peker'den de davacıyım' Telefonda tanıştık, köfteni bile yemedim. Farz edelim ki ben demiş olsam git yerini buna sat, eksper değerinden daha düşük, suç yok. Ama böyle de bir şey yok.
Bir tane yeni savcı, üzerinde zan bırakmak için demiyorum ama bu kadar tesadüf kafa karıştırıcı. Avukatlıktan savcı olup aynı anda da özel yetkili, örgütlü suçlara bakan, benim dosya bir anda bu beyefendinin önünde. Vallahi zan altında bırakmak istemiyorum. Belki gerçek meslek adabı olan bir insandır bilmiyorum. Çünkü halen daha bu dosyayla ilgili aranmam yok. Ben Köfteci Yusuf'un köftesini ne yapayım? 30 bin kişi Gürsu'da var. 10 tane köfte tezgâhı kurarım 30 bin kişiye satsam, Köfteci Yusuf'un bütün hasılatından daha çok param olur."
Kaynak: SonDakika